Küçük bir köy mezarlığında,
Unutulan ölülerin sessizliği eşliğinde,
Ufacık bir kuşun şarkısı çınlar iştiyakla
Kâh kuytu bir mezar taşında,
Kâh saklanmış dut yaprakları arasında…
Susuz kuşlar üşüşür habire,
Gidenlere adanmış o ağaçların sularına...
Sonra bozkırın kesif sessizliği uzanır
Boylu boyuna Barak Ovası’nın engebeli enginliğine,
Fıstıklar kırılmış, bağlar toplanmıştır çoktan
Kuşların cıvıldadığı dallarda,
Güzün ucudur artık…
Geçip giden zamana nişane...
Geçen yalnızca mevsimler mi ki;
Asıl insanlar geçer mevsimlerden çok…
Dr. Göksel Tiryaki, 11.09.2019, Karkamış, Gaziantep.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder