28 Şubat 2021

“Şabaş” Defteri ve Not Etmek…

Dünyanın ve zamanın değişmesiyle birlikte eskiden kullanılan pek çok kelime hayatımızdan çıkıyor. Şüphesiz onların yerine yaşamlarımıza yeni sözcükler ve kavramlar giriyor. Mesela, “Oğuntu” ("Okuntu": düğün davetiyesiyle gönderilen veya verilen küçük hediye, şimdinin nikâh şekeri diyelim) ve “Şabaş” (Takı merasiminde hediyeleri cümle âleme bağırarak ilan eden baş abdalın kullandığı bir hitap kelimesi, “Şabaş, şabaş, şabaş bilmem kimden şu gibi…”) iki örnektir. Abdallar “Şabaş”ı başka durumlarda da kullanırdı. Misal, düğün yerine gelenler davul zurna ile karşılanır ve gelen misafirin baş abdala uzattığı bahşiş, “Şabaş, şabaş, şabaş…” diye cümle âleme duyurulurdu. Esasında düğünün son günü yapılan takı merasiminin genel adı da, “Şabaş”, “Şabaşa Geçmek” veya “Şabaşa Başlamak” gibi nitelenirdi. Borcu kaydetmek Kur’an’da da geçer. Bakara Suresi’nde aldığınız borçları yazın diye emredilir, sanırım unutulmaya karşı bir önlem kabilinden. Dolayısıyla memleketimizin belki de en eski yazılı kayıtları düğünlerdeki bu takı merasim kayıtlarıdır, kim bilir! Bu arada, “Şabaş” törenlerinde mutlaka bir defter bulunurdu ve kim ne vermişse oraya kaydedilirdi. 

İşin özü, ne olursa olsun yazıya geçirmek ve kaydetmek güzel bir haslettir. İnsanoğlu çok “kayıtçı” bir varlık aslında, artı eksi her şeyi bir şekilde kaydeder, çoğunlukla zihnine elbette. Duruma ve koşullara bağlı olarak günü ve zamanı geldiğinde, bütün bu kayıtları parça parça veya bütün halinde bir şekilde kullanır veya kullanmaz, biraz kişiye göre de değişir bu sanki. İnsanın o mütekabiliyetçi tarafının en açık izdüşümü gibidir bu.

Bunlar “Şabaş Defteri” sayfaları değil ama bizim “Kanatlı”nın not defterlerinden; biri 1 Eylül 1982 tarihinde Gaziantep şehir merkezinde, Saçaklı Mahallesi’nde ilk kez ev kiraladığı günü gösteriyor. Bir diğeri, gene 1980’li yıllarda mercimek yolmasında arkadan tırmık çekenlerin yevmiye hesabını tutuyor. Birine de tütün ve defter alış verişi not edilmiş; 7 kg tütün kendine ve 15 adet defter de okuyan çocuklar için satın alınmış olmalı. Not edilen isimlerden bazıları; Şıhov, Misov ve Cumov, işte bizim hikâye kahramanları…

Hülasa not almak iyidir, ne olacağı, neye yarayacağı hiç belli olmaz, zira insan kelimesi unutan demekmiş…

Hiç yorum yok:

Öne Çıkan Yayın

Barakeli'nde Bir Köy, Seydimen, Hatıralar ve Hikâyeler

"Memleket ve çocukluk, insan hangi yaşa gelirse gelsin ve ne kadar çok mekân değiştirirse değiştirsin, hep yanında taşıdığı şeylerdend...