Barak Ovası, Antep Fıstığı Diyarı, Barakeli, Barak Kültürü, Anılar ve Hikâyeler... Dr. Göksel Tiryaki
21 Eylül 2018
Kocabaş
Barak Ovası'nda kocabaş yaz mevsiminde olgunlaşır. Bu arada, elbette 'Şekerahmet' gibi farklı isimlendirmeler olabilir, ben bizimkini yazdım. Sivri dikenleri olur. Ancak bu dikenler ve muhteşem renkli kısmı ayıklandıktan sonra mini bir enginarı andıran bir görüntü ortaya çıkar. Çiğ yenilebilir. Kıtır kıtırdır. Lezzetlidir bence. Fakat kokusu, sanırım en etkileyici yanıdır. Çorak toprakların enteresan bir yabani bitkisidir kocabaş.
Deşti Karpuzu
Barak Ovası'nın hey gözünü sevdiğimin o kızıl renkli toprakları, deştisinde (sadece yağmur suyuna dayalı tarım) bile neler bitmez ki! Genç antep fıstığı fidanlarının (şetil) arasına veya 'felhân'lara (nadasa bırakılmış tarla) böyle çekirdeklik karpuz ekilir. Seher vakti tarlada yarıp yemek de ayrı bir güzel olur.
Karpuz Tarlası |
Deşti Karpuzu |
19 Eylül 2018
Barak Ovası'ndaki Tiryakilerin Geçmişi
Barak Kitaplarımızın Linki |
Tiryakioğlu Mehmet'e İlişkin Belge |
Ayrıca Nohu’dan (Ayyıldız) Zübeyr Tiryaki Emmi’den de biraz detaylı bir şekilde benzer bilgiler aldım:
Yukarıda bahsettiğimiz idam olaylarına ilişkin Nohu'dan (Ayyıldız) Mamov Emmi de duydukları çerçevesinde çok önemli ve ilginç ilave bilgiler verdi:
Hem Mamov Emmi'nin yukarıdaki sözlerine, hem de Kurucahüyük'ten Sabri Emmi'nin aşağıdaki beyanlarına göre, işin özü en başta tahmin ettiğimiz üzere, civardakiler arasındaki rekabet ve çekememezlik gibi duruyor:
Hem Mamov Emmi'nin yukarıdaki sözlerine, hem de Kurucahüyük'ten Sabri Emmi'nin aşağıdaki beyanlarına göre, işin özü en başta tahmin ettiğimiz üzere, civardakiler arasındaki rekabet ve çekememezlik gibi duruyor:
Yine Nohu’dan (Ayyıldız) Mehmet (Mamov) Tiryaki Emmi, hem Culab bölgesine ilişkin hem de Çiftlik (Çütlük) ve Eşme köyleri kökenli Tiryakilerin geçmişi hakkında bazı bilgiler verdi:
14 Eylül 2018
Ağaçaltı Kurusu
Barak'ın o bereketli ve deşti kızıl renkli topraklarının en harika ürünlerinin başında antep fıstığı gelir şüphesiz. Yalnız antep fıstığının kokusu, tadı ve rengi kadar bilinmez. Oysa hem o ağaçlardan süzülen sakızının, hem de ürünlerinin muhteşem kokusu olur. Hele bir de, fıstıklar olgunlaşırken doğal olarak toprağa düşüp toprak üzerinde tabii şekilde kuruyan ağaçaltı kurusu olur ki; hem tadı hem kokusu bambaşkadır.
09 Eylül 2018
Dürümün Ucundaki Ana Şefkati
Şimdilerde dürüm deyince, çoğu kişi kıyma kebabının (adana diye namlanmış maalesef!) lavaş ekmeğe sarılmasını anlıyor. Oysa "Dürüm yap!" bir yaşam biçimi bizim elde. Hâlâ da öyledir, Gaziantep'in neredeyse tüm ara sokaklarında türlü türlü dürümcü vardır. Gerçi son dönemde, sanırım daha ucuz ve kolay olduğu için tavukçular ile tırnaklı çarşı ekmeği revaçta.
Çeşit çeşit dürüm tepsileri olur. Et her zaman olmaz zaten, kebaba bir ziyafet gözüyle bakılır, yeri ayrıdır. Et dışında da hemen her katı gıda farklı dürüm malzemesi olur. Yabanda yazıda, evde dışarıda çoğu öğün muhtelif dürüm çeşitleriyle geçirilir. İnce yufka ekmeğe katık olabilecek hiçbir yiyecek yoktur ki dürümü sarılmasın Barakeli'nde. Şahsen, en çok ocağın közüne gömülüp pişirilen patates ve yumurtanın dürümünü severdim. Meğerse bir nevi "Kumpir Dürümü" yaparmış bizimkiler daha o zaman. Çocukluğumda karşılaştığım ve bu yufka ekmek dürümlerinin en ilginç tarafı ise bunları sarıp düren fedakâr anaların, dürümün uçlarını ısırmasıydı. Çünkü yufka ekmekli dürümlerin uçlarında katık olmazdı. Dürüm ucundaki küçük kuru ekmek parçalarını analar birer ısırıkla koparıp yerlerdi. Çocukları doğrudan katıklı kısma geçsin diye...
Çeşit çeşit dürüm tepsileri olur. Et her zaman olmaz zaten, kebaba bir ziyafet gözüyle bakılır, yeri ayrıdır. Et dışında da hemen her katı gıda farklı dürüm malzemesi olur. Yabanda yazıda, evde dışarıda çoğu öğün muhtelif dürüm çeşitleriyle geçirilir. İnce yufka ekmeğe katık olabilecek hiçbir yiyecek yoktur ki dürümü sarılmasın Barakeli'nde. Şahsen, en çok ocağın közüne gömülüp pişirilen patates ve yumurtanın dürümünü severdim. Meğerse bir nevi "Kumpir Dürümü" yaparmış bizimkiler daha o zaman. Çocukluğumda karşılaştığım ve bu yufka ekmek dürümlerinin en ilginç tarafı ise bunları sarıp düren fedakâr anaların, dürümün uçlarını ısırmasıydı. Çünkü yufka ekmekli dürümlerin uçlarında katık olmazdı. Dürüm ucundaki küçük kuru ekmek parçalarını analar birer ısırıkla koparıp yerlerdi. Çocukları doğrudan katıklı kısma geçsin diye...
Kalkım Köyü - Kuzey Suriye |
Kalkım Köyü - Kuzey Suriye |
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Öne Çıkan Yayın
Barakeli'nde Bir Köy, Seydimen, Hatıralar ve Hikâyeler
"Memleket ve çocukluk, insan hangi yaşa gelirse gelsin ve ne kadar çok mekân değiştirirse değiştirsin, hep yanında taşıdığı şeylerdend...